Ekin Yazın Dostları

Kitap Okurlarının Buluşma Noktası

Archive for 07 May 2021

Theogonia (Hesiodos)

Posted by sinaniy 07 Mayıs 2021

Mitoloji Okurları Grubu Mayıs 2021

Hesiodos (y. MÖ VIII. yüzyıl): Kullandığı dil, yapıtlarının taşıdığı bazı karakteristik özellikler, hayatı hakkında çok az bilgiye sahip olduğumuz Hesiodos’un Aiol ve İon kökenli olduğunu göstermektedir. Büyük ozana ait olduğu kanıtlanmış iki önemli eserden biri olan Theogonia, evrenin yaratılışı, tanrıların doğuşu, tanrıların ve tanrısal varlıkların soyları gibi Yunan kozmolojisini kuran meseleler ile belli başlı Yunan efsanelerini konu alan epik bir eserdir. Yunan didaktik şiirinin ilk örneği kabul edilen İşler ve Günler’de ise ozan, insanlık tecrübesine adalet, erdem, çalışma, cömertlik, hak, hukuk, düzen ve doğruluk gibi kavramların “gerçeğini” söyleyerek dokunur; tarım, denizcilik işlerine dair işlevsel bilgiler sunar; ayın uğurlu ve uğursuz günlerini sıralar. Bu bilgece öğütler Anadolu insanına yabancı gelmeyecektir, zira konuşan sadece Hesiodos değil, aynı zamanda Akdeniz halklarıdır. Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi, bu iki eserin bu en değerli çevirisini, Azra Erhat’ın hazırladığı “Hesiodos Eseri ve Kaynakları” başlıklı inceleme ve sözlük eşliğinde yeniden okurla buluşturuyor.

Posted in Mitoloji Okurları | Leave a Comment »

Semaver (Sait Faik Abasıyanık)

Posted by sinaniy 07 Mayıs 2021

İstanbul Öykü Grubu Mayıs 2021

“Sait Faik, Burgaz çalılıklarından çekti bir kızılcık dalı kopardı, kalem gibi yonttu, ucunu yaşama batırdı ve yazmaya koyuldu.

Türk hikâyeciliği Ömer Seyfettin’den sonra Memduh Şevket Esendal, Fahri Celalettin gibi ustaların sürdürdüğü bir türdü. Sabahattin Ali, Refik Halit’in memleket hikâyeciliğine diyalektik bir görüş katmış ve bu yeniliği ile 1940’ların tek ismi olmuştu . Sait Faik ise onların yapmadığı bir şeyi yaptı. Bir konuyu değil, yaşamın bir parçasını işliyordu. Bir tez savunmuyor, bir yaşantıyı yansıtıyordu. İnsan sevgisi dolu, doğa sevgisi dolu bir yüreği vardı. Neye baksa bu sevgi ile ısınıyor, ışıklanıyordu. Biz ancak o el attıktan sonradır ki, en önemsiz görünen insanların ve şeylerin zevkine eriştik.”

Haldun Taner, Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil, 1983.

Posted in İstanbul Öykü Okurları | Leave a Comment »